9 Kasım 2011 Çarşamba

Cadılar bayramı !


Cadılar bayramı deyince hepimizin aklına çocukların genellikle korkunç kostümler giyerek kapı kapı dolaşıp ,şeker meyve ve diğer hediyeleri topladığı bir bayramdır. Diğer Cadılar Bayramı aktiviteleri arasında kostüm partileri, korku filmleri izlemek ve perili olduğuna inanılan evlere gitmek sayılabilir. 
Cadılar Bayramı'nın sembolü gülen bir balkabağıdır; bunun için de bir balkabağının içi boşaltılarak gülen bir surat şeklinde oyulduktan sonra içinde bir mum yakılarak şeytani bir surat gösterilmeye çalışılır.
En yaygın olarak tüketilen şekerleme, elma şekeridir.Peki, neymiş bu Cadılar Bayramı’nın hikayesi; hiç merak ettiniz mi?

M.Ö 5.YY’ da İrlanda’da hasat sonu festivali olarak kutlanan Cadılar bayramının ölüler ve canlılar arasında bir bağ yarattığına inanılırmış. Bedenlerini kaybeden ruhların kendilerine yeni bir beden aramak için dünyaya geldiklerine inanılırmış. Bu ruhları korkutarak bedenlerini korumak isteyen insanlar her yıl bu gün korkunç kıyafetler giyerler, evlerini ve bahçelerini korkunç süsler ile süslermiş.


Bu ruhların geri dönerken, yollarını bulmalarında yardımcı olduklarına inanılan balkabaklarının hikayesi ise şöyle… Rivayete göre Jack isimli kötü bir kişi, bir gün şeytanı ağaca çıkmaya çalışırken ağacın içine hapseder ve ağacın üzerine bir haç resmi çizerek şeytanın ağaçtan çıkmasına engel olur.  Şeytan’ın Jack’ın aklını bir daha çelmeyip, kötülük yapmasına sebebiyet vermeyeceğine dair söz vermesinin üzerine Jack onun ağaçtan çıkmasına izin verir. Ancak ölümünden sonra Jack o güne kadar yaptığı kötülükler sebebiyle cennete, şeytan ile de arasında geçen olay yüzünden cehenneme alınmaz. Cennet ve cehennem arasında kalan bu ruh yolunu bulmak için bir balkabağının içini oyar ve içine mum koyarak yolunu aydınlatır.
Artık cadılar bayramının arkasındaki hikayeyi bildiğinize göre zamanla gelenek olmaktan çıkıp bir eğlenceye dönüşen cadılar bayramını kutlamaya hazırsınız!




 

                                                                                                                                                                                                                                                     

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder